Asıl adı Şerif Cırık olan Aşık Mahsuni 1939 yılında Kahramanmaraş'ın Afşin ilçesinin Tarlacık Köyü’nde doğdu. Yoksul halk ve yoksul köylü kesimlerinin duyarlılığına yönelik deyişleri ile ünlenen, geleneksel ozan tipinin Karacaoğlan çizgisini sürdürürken 1970'li yıllarda yöneldiği toplumsal deyişleri ile de dikkatleri üzerine toplamıştır. Günümüzün bir çok ozanlarını etkileyen Aşık Mahsuni bilimi kılavuz ederek insan sevgisini ve insana saygıyı her düşüncenin başlangıcı olarak kabul eden bir büyük ozanımızdı. "Aman Doktor", "İşte Gidiyorum Çeşmi Siyahım", "İçmişem Sarhoşam dünden", "Domdom Kurşunu" ve "Mevlam gör diyerek" gibi sayısız türküleri folklorumuza kazandıran Aşık Mahsuni kimileyin Karacaoğlan, kimileyin Yunus Emre, kimileyin Pir Sultan Abdal ve kimileyin Hacı Bektaşi Veli'nin sözlerini yansıtan kişi olarak karşımıza çıkar. Şiirleri Süleyman Yağız tarafından "Berçenekli Aşık Mahsuni" adlı kitapta toplanmıştır. 17 Mayıs 2002'de Köln'de vefat eden Aşık Mahsuni vasiyeti üzerine Nevşehir İli Hacıbektaş İlçesinde Çilehane mezarlığında toprağa verilmiştir. Bilindiği gibi Aşık Mahsuni 'Beni Pirimin yanına gömün" diye vasiyet etmişti. Aşık Mahsuni Şerif'in toprağa verilme- sinde Kültür Bakanı İstemihan Talay, TBMM Başkan Vekilleri Ali Ilıksoy ve Kamer Genç dahil olmak üzere bir çok yetkili ve onbinlerce seveni bir araya gelmiştir. Kültür Bakanı İstemihan Talay yaptığı konuşmada "Üzerimize düşen görevin Aşık Mahsuni Şerif'in eserlerini sonsuza dek yaşatmak olduğunu düşünüyorum" demiştir.
Eğitimi
Alembey köyünde Kur'an eğitimi aldığı Lütfi Mehmet Efendi Medresesi'nden, köylerine ilkokul yapıldığında ayrılıp ilkokula başladı. 1955 yılında, daha sonra Ankara'ya nakledilen Mersin Astsubay Okulu'na kaydoldu ve 1959'da mezun olarak ordonat tekniker sınıfına katıldı; Ankara Ordonat Tekniker Okulu'nda eğitimine devam etti. Okulda yapılan bir arama sonucunda çantasında Alevi-Bektaşi ozanlarının şiirlerine dair kitaplar bulunmasıyla okuldan uzaklaştırıldı ve tekrar dönme şansı bulamadı. 1961'de Kuleli Askeri Lisesi'ne geçiş yaptı, ancak maddi sıkıntılar yüzünden eğitimini yarıda bıraktı.
Özel Yaşamı
Mahzuni Şerif, ilk evliliğini dayısının kızı Emine ile imam nikahıyla yaptı ve bu evlilikten Züleyha adında bir kızı oldu. Daha sonra eşinden mektup yoluyla boşandı. İkinci evliliğini İtalyan asıllı Sovina (Suna) ile gerçekleştirdi ve bu birliktelikten Ferhat, Şirin ve Emrah adlarında üç çocuğu oldu. Suna'nın evi terk etmesinden sonra üçüncü evliliğini Gaziantep'te bir ilkokul öğretmeni olan Fatma Hanım ile yaptı ve bu evlilikten Derya, Bülent Ali, Gülde Şeyda ve Sezde Yetiş adlarında dört çocuğu oldu. Yiğit Mahzuni ise kızı Derya'nın oğludur.
Eserleri
Türk halk müziği sanatçıları tarafından sıkça seslendirilen şarkılarıyla tanınan Âşık Mahzuni Şerif'in yaşamı ve sanatını konu alan inceleme, Araştırmacı Yazar Battal Pehlivan tarafından "Dom Dom Kurşunu" adıyla yapılmıştır. Doğum yeri Berçenek'e ithafen yazdığı "Oy Bizim Eller" ve "Acı Doktor" bestelerinin yanı sıra, "Dom Dom Kurşunu", "Yedin Beni", "Yuh Yuh", "Maraş'tan Bir Haber Geldi", "Fadimem", "Gül Yüzlüm", "Ciğerparem", "Mevlam Gül Diyerek", "Merdo", "Dostum Dostum", "Han Sarhoş Hancı Sarhoş", "Çeşmi Siyahım", "Yalan Dünya", "Ağlasam mı?", "Abur Cubur Adam", "Katil Amerika", "Bu Mezarda Bir Garip Var" gibi birçok tanınmış eseri bulunmaktadır.
Âşık Mahzuni'nin türkülerini, Gülden Karaböcek'ten Zeki Müren'e, Zara ve İbrahim Tatlıses'ten Ahmet Kaya'ya, Mahsun Kırmızıgül'den Murat Göğebakan'a ve Selda Bağcan'a kadar birçok Türk halk müziği ve bazı pop müzik sanatçıları da seslendirmiştir. Aşık Mahzuni, halk şiirine gönül vermiş ve konuşma dilini şiirleştirmiş bir sanatçıdır. 453 plağı, 58 kasedi ve yayımlanmış 8 adet kitabı bulunmaktadır. Ayrıca TRT tarafından çekilmiş 2 adet belgeseli de mevcuttur. 1989-1991 yılları arasında Halk Ozanları Federasyonu tarafından dünyanın en büyük 3 ozanından biri olarak gösterilmiştir. "Sivas Dramı" adlı türküsünü, 1993 yılında yaşanan Sivas Katliamı'nda hayatını kaybedenlere ithaf etmiştir.